Ağrı Yetersiz Uykuya Yol Açıyor

Kişinin kendisini gün içinde uyanık ve zinde hissetmesine engel olan ve toplumun %30’unu etkileyen uyku problemlerinin yaşam tarzı veya tıbbi kaynaklı çok çeşitli sebepleri olabiliyor. Yaşam tarzından kaynaklanan uyku sorunları, alışkanlıkların değiştirilmesiyle kolayca çözülebilirken fibromiyalji ve nöropatik Ağrı hastalarının yaşadığı uyku bozukluklarının özel olarak değerlendirilmesi gerekiyor.

Tıbbi sebepler fibromiyalji ve nöropatik Ağrı gibi çeşitli ağrılar, uyku apnesi veya huzursuz bacak sendromu gibi onlarca farklı klinik durum olabilirken, yaşam tarzından kaynaklanan sebeplere örnek olarak stres, anksiyete, depresyon, fazla kahve ya da alkol tüketimi verilebilir.

Herkesin uyku ihtiyacı farklıdır

Uyku uzmanı Dr. Neil Stanley herkesin günde 8 saat uyuması gerektiğine dair yaygın kanının doğru olmadığını vurgulayarak şunları söyledi: “Uyku ihtiyacı genetik olarak belirlenir ve herkesin ihtiyacı farklı olabilir. Uyku ihtiyacı genelde 7-9 saat arasında değişse de, çok daha az veya fazla uykuya ihtiyacı olan bireyler de vardır. Yetersiz uyumanın olumsuz etkileri olduğu gibi gereğinden fazla uyumak da zararlıdır. Sağlıklı bir uyku için yatak odası karanlık, sessiz, serin ve rahat olmalıdır. Yatağa girdiğimizde vücudumuz ve zihnimiz gevşemiş ve rahatlamış olmalı. Günümüzde televizyon ve akıllı telefonlar gibi mavi ışık yayan ekranlar melatonini baskılayarak uykuya dalmayı engelliyor. Bu nedenle uyku zamanından en az bir saat önce bu cihazlardan uzaklaşmalıyız. Uyku bozukluğu nöropatik Ağrı veya fibromiyalji gibi ağrılı bir durumla birlikte görülüyorsa uyku tedavisi ilgili hastalığın tedavi süreciyle birlikte planlanmalıdır.”

İyi uyumanın 3 kuralı

En sık görülen uyku bozukluğu “insomnia” olarak adlandırılıyor ve 3 şekilde görülebiliyor: Uykuya dalamama, gece yarısında uyanıp bir daha uyuyamama, sabahları uyanılması gereken saatten çok daha erken uyanıp bir daha uyuyamama. Dr. Neil Stanley iyi bir uykunun 3 kuralı olduğunu belirterek bu kuralları şöyle özetledi:

1 - Yatak odamız uyku sığınağımız olmalı: Yatak odası yalnızca uykuyla bağlantılı olarak düşünülmeli ve karanlık, sessiz, serin ve rahat olmalı. Hayatımızın üçte birini yatakta geçiriyoruz ve bu başka herhangi bir yerde harcadığımız zamandan daha fazla. Dolayısıyla yatak odası ihmal edilmemeli.

2 - Vücudumuz gevşemiş ve rahatlamış olmalı: Gündüz yeterince canlı ve zinde olursak, akşam vakti geldiğinde bir yorgunluk, bir rahatlama söz konusu olacaktır.

3 - Zihnimiz dinlenmiş ve sakin olmalı: Gündüzün streslerini düşünüyor olmamalıyız. Uykuya dalmadan yaklaşık bir saat önce hazırlıklarımızı yapmaya başlamamız lazım. Artık o saatten sonra televizyon, bilgisayar, akıllı telefon, tablet gibi şeylerle uğraşılmamalı veya kimseyle stres yaratacak tartışmalara girilmemeli.

http://www.haberaktuel.com/agri-yetersiz-uykuya-yol-aciyor-haberi-1027016.html