Sağlık alanında hizmet verirken dikkatlerden kaçmaması gereken önemli diğer husus da bu hizmetlerin her hasta için farklı şekilde veriliyor olmasıdır. Yapılan işlemler her kişi için farklılık gösterebilir.
Teorik eğitimini çok iyi yapmış, bunu pratik uygulamalarla pekiştirmiş bir sağlık görevlisi, tabi ki istenen ve hedeflenen noktadır. Ama bu özelliklere sahip bir uzmanın aynı zamanda kendisini hastanın da yerine koyabilmesi; gerekli anlayış, sabır ve özveriyi de gösterebilmesi gerekmektedir. Aslına bakılacak olursa bu özellikler; hepimizin günlük hayatı ve ilişkilerinde de dikkat etmesi gereken başlıklardır. Ama söz konusu sağlık hizmetleri ve hastalarsa, çok daha büyük önem taşımaktadır.
Bu anlamda bakıldığında; her hastayı sadece “hasta” başlığına sıkıştırmak doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Yapılan araştırmalar göstermektedir ki; yetişkin bir insan, gerçek empatiyi en fazla aile ve çok yakın çevresine yapabilmekte ama bunu da sınırlı sayıda insan için kullanabilmektedir. Bu çember, bir sağlık hizmetlisi ya da uzmanında çok daha geniş olmalıdır.
Herkesin kendi hastalığına tepkisi farklı olabilir ya da hasta yakınlarının tepkileri farklılık gösterebilir. Bunu izleyen diğer hasta özellikleri de; yaş, cinsiyet, sahip olduğu eğitim ve kültürel özellikler gibi durumlardır. Bu nedenlerden dolayı her hastaya standart, fabrikasyon ya da tanımlanmış, kitaba uygun yaklaşım uygulaması diye bir şey olamaz. İnsani yaklaşım; hem hasta hem de hizmeti sunanın motivasyonunu arttıracak en geçerli anahtardır. Tüm eğitim ve pratik çalışmalarda, empati duygusunu geliştirici yönlendirmelerin de yapılması faydalıdır.